Her insanın karakteri farklı olduğu gibi, duygularını dışa vurma biçimleri de farklıdır. Öfke kontrol edilmesi en zor duygulardan biri olup, her insanda farklı şekillerde ve farklı nedenlerden ortaya çıkmaktadır. Kimi insanlar daha sakin yapılıdır ve öfkeyle daha barışıktır. Kimilerinin ise bu sakinlik daha büyük öfke kontrolü sorunları yaşamalarına neden olmaktadır. Örneğin, kimi insanlar öfkelerini içine atıp biriktirdiği ufak tefek sorunlar yüzünden hiç umulmadık bir yerde öfke patlaması yaşayabilmektedir. Bazı insanlar bu yaşadıkları öfke patlamalarından sonra hızlıca sakinleşip durulabilmekte, bazıları ise kin biriktirmektedir.  

Eğer öfkeniz günlük hayatınızı ve çevrenizdekileri etkileyecek kadar sizi rahatsız ediyorsa mutlaka bir psikologdan destek almalısınız. Öfkeye neden olan sorunlarınızı çözebileceğiniz gibi öfkenizin altında yatan asıl sorunları da böylelikle öğrenmiş olursunuz.

Konuşmadan Önce Düşünün

Öfkenizi ancak bilinçli olarak kontrol edilebilirsiniz. Sinirlendiğinizi fark ettiğiniz zamanlar derin bir nefes alın ve konuşmadan önce mutlaka düşünün. Örneğin, karşınızdakinin söylediği bir şeye sinirlendiğiniz zaman derin bir nefes alın ve rahatladıktan sonra cevap verin. Unutmayın vereceğiniz ani tepkiler yüzünden sonrasında daha fazla pişman olabilirsiniz. Bir anlık gaflete düşerek söylediğiniz sözlere sonradan pişman olmanız oldukça olasıdır ve bu sözler çoğu zaman gerçek düşünceleriniz olmamaktadır. Öfkelendiğiniz zaman kendinize şu soruları sorun; 

  • Bu durum beni neden sinirlendirdi?
  • Benim bu durum hakkında gerçek düşüncelerim neler?
  • Benim tepkimi göstermem ne gibi sonuçlara yol açacak?

Bu soruları kendinize sorduktan sonra biraz sakinleşeceksiniz. Bu sakinleşmenin sonucundan sonra göstereceğiniz tepki de kritiktir. Böyle durumlarda öfkeye kapılıp asıl özneyi atlamadan, içinde bulunduğunuz konudan şaşmadan, düşüncelerinizi ve duygularınızı karşınızdakine direkt olarak ifade etmelisiniz. Lafı dolandırmanız sizi daha zor bir duruma sokacaktır.

Kendinize Molalar Verin

Yoğun hayat temposuna kapılıp kendinizi daha çok strese sokabilirsiniz. Bir işten diğerine atlarken, iş hayatınızda koştururken ve özel hayatınızdaki sorunlar ile uğraşırken ruh sağlığınız da sizinle birlikte yorulacaktır. Bu yoğunluğun yanında boş vakitlerinizi de arkadaşlarınızla değerlendirmek istemeniz oldukça normaldir. Ancak en son bir ihtiyaç molası dışında ne zaman kendinizi etrafa kapatabildiğinizi hatırlamıyorsanız kendinize vakit ayırmanın zamanı gelmiştir. Haftada kendinize ayıracağınız bir gün ile kendinizi dinleyebilirsiniz. Emin olun biraz sessizlik ve kafanızı dinlemeniz size oldukça yardımcı olacaktır. Bu şekilde kendi sorunlarınızı dinleyebilecek ve çözümler üretebileceksiniz.

Egzersiz Yapın

Her şeyin çözümü egzersiz yapmaya çıkıyor!  Spor, endorfin salgısını artırarak sizi daha mutlu bir insan haline getirmektedir. Aynı şekilde fiziksel olarak zinde olmanızı sağlayarak gerginliğinizden kurtulmanızı ve stres seviyenizin azalmasına yardımcı olacaktır. Stres seviyenizdeki azalma öfkenizi kontrol etmenizi de kolaylaştırmaktadır. Dışarıda yapacağınız kısa yürüyüşler sayesinde beyninize giden oksijen miktarını da arttıracaksınız. Egzersiz yaparken kafanızı boşaltacağınız için sizi rahatsız eden ve gittikçe sinirlenmenize sebep olacak düşüncelerden de kurtulmuş olursunuz.

Bakış Açınızı Değiştirin

Bir sorunu çözmek için çıktığınız yolda arka planda bu sorunun kimin suçu olduğunu düşünüp asıl sorunu unutmamalısınız. Bu yöntem öfke kontrolünüzü sağlamanız için de oldukça yanlış bir davranıştır. Suçlu aramak ya da bir biriye suç yüklemek sizi sinirlendirmekten başka bir işe yaramayacaktır. Böyle durumlarda suçluyu aramak yerine çözüm bulmaya çalışmalısınız. Sorunun nedenlerini ve nasıl çözeceğinize odaklanın. 

Bir sorunda suçluyu aramanız kin tutmanıza da sebep olacaktır. Kin tutmak insanı derinden etkileyen, içten içe yiyip tüketen bir histir. Kin tutarak kendinizi sürekli sinirli hissedecek ve ani öfke patlamalarınızı körükleyeceksiniz. Kin tutmamaya, olaylarla doğrudan yüzleşip, mümkünse karşınızdakini affedip hayatınıza devam etmeye çalışın. Böylece hem zihniniz rahatlayacak hem de üzerine düşünüp üzüleceğiniz bir konu kalmayacaktır.

Mizah Yönteminden Yararlanın

Ne kadar mutsuz hissederseniz hissedin kendinizi güldürmeye çalışmanız bile daha pozitif bir ruh haline bürünmenizi sağlayacaktır. Sinirlendiğiniz zaman derin bir nefes alarak kendinize bir tebessüm yaratın. Gülmenin bir tık ilerisi olarak mizahtan yararlanabilirsiniz. Mizah, daha doğrusu aşırıya kaçmayan kinaye ve ironi ile sevimsiz durumlarla daha kolay başa çıkabilirsiniz. Kendinize gülmekten ve olaylara gülüp geçmekten çekinmeyin. Ancak dalga geçmeyi belli sınırlar içinde gerçekleştirmeli ve karşınızdaki kişiyi kızdırmamalısınız. Aksi taktirde ciddiye alınmadığını düşünebilir.

Öfkeyi karşınızdakine doğrultup aranızdaki gerilimi artırdığınızı fark ettiğinizde kullandığınız özneyi değiştirmeye çalışın. Böyle durumlarda sen yerine “ben”le başlayan cümleler kurup karşınızdaki kişiyi suçlama yerine kendi duygularınızı ifade etme yoluna gitmelisiniz. 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir