Danimarka’dan hızla tüm dünyaya yayılan mutluluk teması etrafında şekillenen Hygge akımı, Oxford sözlüğünde yılın kelimeleri listesinde aday olarak yerini aldı. Dilimizde “huggah” olarak telaffuz edilen bu kavramı Türkçe’de tek bir kelimeyle anlatmak mümkün olmadığından, bu kelime size kendinizi iyi hissettiren keyifli anlar bütünü olarak kullanabiliriz.

Hygge; evrensel bir kelime olduğu için herkese ifade ettiği anlamlar farklı olabilmektedir. Sıcak bir ev, aile ve arkadaşlar, konforlu bir kanepe, sevdiğiniz bir tatlı, soğuk kış günlerinde yumuşak bir battaniye, uzanabileceğiniz pofuduk minderler, renkli çoraplar, sıcacık bir şömine, romantik bir mum ışığı, masa etrafında aile ve dostlarla yenilen uzun ve keyifli yemekler, sıcak çikolata, sabah kahvesi, huzur, güven kısacası sizi mutlu edecek her türlü şey ve güçlü kahkalar…

Bir sofranın başında toplaşmak, kalabalık veya çekirdek aileyle geçirilen uzun vakitler, eve gelen misafirlerle oluşan sıcak ev ortamı bizim kültürümüzün oldukça içinde olan kavramlardır. Sadece bayramları düşününce bile bu ortamları hayal etmemiz mümkündür. Hygge kelimesini yukarıda sayılanların yanında kış klasiği olan soba başında ailece toplanıp kestane pişirmeyle özdeşleştirmek bile mümkündür. Belki modern dünyanın getirdiği zorluklarla, belki yeterince zaman bulamama sebebimizle böyle içimizi ısıtan duygulara daha az vakit ayırır ya da daha az önem vermeye başlamış olmamız oldukça normaldir.

Peki hygge ruhunu nasıl hayatımızın bir parçası haline getirebilir miyiz?

  • Sevdiklerinizle birlikte olun, birlikte olmanın keyfini ve mutluluğunu yaşayın.
  • Evinizde hygge atmosferi yaratın. Loş ve sıcak bir ortam oluşturun, mumları yakın, fonda sevdiğiniz müziği açın. Hygge bir ortam yakalamak için evinize de özen gösterin.
  • Sıcak çikolata yapın, yumuşak pijamalarınızı giyin ve sıcacık battaniyenizin altında sakin zamanlar geçirin
  • Yılbaşı ruhunu kış boyu sürdürebilirsiniz, geyikli çoraplarınızı ayağınıza geçirin.
  • Anı yaşamaya odaklanın, telefonu bir kenara bırakın.
  • Hayatınızı sadeleştirin, natürel ve minimalist eşyalar hygge ruhunu hissetmenize yardımcı olacaktır.
  • Yaşadığınız ana minnettarlık duyun, sahip olduklarınızı şükranla kucaklayın.
  •  Çikolatanın, kahvenin, fırından yeni çıkardığınız kurabiyenin tadını çıkarın. Her an kalori hesabı yapmak yerine keyifli anlarınızı hesaplayın.
  • Aile ve dostlarınızla dışarda buluşmak yerine, onları evinizin sıcaklığında uzun sohbetli yemeklere davet edin, birlikte olmanın huzurunu evinizde yaşayın.

Mutsuz Hissettiğiniz Anlarda Neler Yapabilirsiniz?

  • Dışarı çıkın

Doğaya çıkmak, açık havada dolaşmak sinir sisteminizi sakinleştirebilir ve böylelikle modunuzu yükseltir. Yapılan araştırmalara göre ormanlık alanda bulunmak kortizol seviyesini düşürüyor, nabzı sakinleştiriyor, tansiyonu düşürüyor, parasempatik sinir sistemini daha aktif hale getiriyor, sempatik sinir sistemi aktivitesini azaltıyor. Yani ters tarafınızdan uyandığınız günlerde, biraz dışarıda dolaşmayı, parka veya ormanlık bir alana gitmeyi düşünebilirsiniz.

  •  Müzik dinleyin

Modunuz düşük olduğu günlerde müzik dinleyerek ruh halinizi daha iyiye çevirebilirsiniz. Üstelik bu, her zaman dinlediğiniz bir müzik türü de olabilir, daha hareketli bir müzik türü de. Örneğin yapılan bir araştırma, 10 dakika klasik müzik dinlemenin bile katılımcıların negatif ruh halini azaltmaya yettiğini gösteriyor. Müzik dinlemek; tansiyonu, nabzı ve stres hormonu olan kortizon seviyesini düşürüyor.

  • Mutsuz hissettiğinizle barışın

Eğer modunuz düşükse, bu durumla inatlaşmak yerine iyi geçinmeye çalışın. Ona, canının ne yapmak istediğini sorun. Böylece bu modunuzdan kurtularak daha mutlu hissedebilirsiniz.

  • Neden mutsuz hissettiğinizi anlamakla başlayın

Kendinizi kötü hissettiğiniz günlerde, sakin kalmaya ve neden böyle hissettiğinizi anlamaya çalışın. Bir başka deyişle, hislerinizle kavga etmek yerine ne olduğunu anlayın. Ruh halinizin size verdiği mesajı anlamaya çalışın. Bazen biraz uyumak, uzanmak, yakınlarınızdan destek istemek iyi gelebilir.

  •  Kontrolü elinize alın

Araştırmalara göre hayatını kontrol edebildiğini düşünen insanlar, kendilerini daha mutlu hissediyor. Eğer canınızı sıkan bir şey varsa, kontrol edebildiğiniz şeylerin farkına varın. Bazen bunlar çok ufak şeyler olsa da size kendinizi iyi hissettirebilir. Aksi taktirde elinizden bir şey gelmeyeceği fikrine kendinizi kaptırarak umutsuzluğa düşeceksinizdir.

  • Aktiviteler ile kendinizi oyalayın

Eğer içe dönük biriyseniz, modunuz düşük olduğunda tek başınıza yürüyüş yapmak iyi gelebilir. Eğer dışa dönük biriyseniz, modunuz düşük olduğunda size kendinizi iyi hissettiren şey arkadaşınızla vakit geçirmek olabilir. Modunuz düşük olduğunda, size kendinizi yabancı hissettirecek şeylerde mutluluğu aramayın. Kendinizi en iyi siz tanıyorsunuz. Bunu unutmayın ve sizi ne mutlu edecekse onu yapın.

Egzersiz yapmayı ve bol bol su içmeyi de hayatınızın bir parçası haline getirmeniz gerektiğini unutmamanız gerekmektedir.

Adım Sayar Instagram hesabımızda sizi motive etmeye devam ediyoruz. Bakmayı unutmayın 🙂

https://www.instagram.com/adimsayarapp/

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir