Yetersiz ve dengesiz beslenme sonucu vücutta biriken yağlar, şişmanlığa ve bazı kronik hastalıklara neden olur. Sağlıklı beslenme kuralları doğrultusunda uygulanan diyet programları ise, kişilerin ideal kilosuna ulaşmasını sağlayarak hem fiziki görünümleri hem de psikolojik durumlarını düzenler.

İdeal kiloya ulaşmak için yapılan diyetler, sayısız çeşidi bulunan ancak bilinçsiz yapıldığında ölümle sonuçlanabilecek kadar ciddi bir konudur. Bu sebeple diyet yapmanın büyük bir özveri istediğinin bilincinde olmak ve bir uzman kontrolünde ilerlemek gerekir.

Diyet uygulandığı sırada, yanlış bilinen bilgiler ya da yapılan küçük hatalar diyetin etkisini azaltır ve diyetin devamlılığına engel olur. Kısacası yaptığınız diyetlerden asla kalıcı sonuçlar elde edemezsiniz.

Temel Besin Grupları
Sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenme için besin grupları kendi içinde yapısal olarak ve vücuttaki işleyişlerine göre beş besin öğesine ayrılır. Besinlerin tüketiminden sonra vücuda alınan besinler sindirime uğrayarak besin ögelerine parçalanır ve vücut işleyişini sağlamak için dokulara taşınır.

Fit bir görünüm ne kadar önemli olsa da vücut gereksinimi sağlayabilecek tek bir besin grubu veya besin ögesi yoktur. Bu nedenle hayat boyunca beslenmede çeşitlilik önemlidir.

Tüm besin gruplarından dengeli olarak tüketmeniz, diyetinizin kalıcı sonuçlar vermesini sağlayacaktır.

Besin öğeleri; karbonhidratlar, proteinler, yağlar, vitaminler, mineraller ve su olarak sınıflandırılır. Bu besin ögeleri vücut işleyişinde birbiri ile doğrudan veya dolaylı olarak ilişkilidirler.

Karbonhidratlar
Karbonhidratlar vücudun temel enerji ihtiyacının birçoğunu karşılayan besin öğesidir. İnsan vücudu tarafından üretilemedikleri için, beslenme programında düzenli olarak yer alması gerekir. Karbonhidratlar basit karbonhidratlar ve kompleks karbonhidratlar olarak iki gruba ayrılır. Sağlıklı bir diyette vücuda alınan toplam karbonhidratın, yaklaşık %70’ini kompleks karbonhidratların oluşturması önerilir.

Proteinler
Canlıların vücudunda sudan sonra en yüksek oranda bulunan molekül proteindir. Yetişkin bir bireyin vücudunun ortalama %16’sını proteinler oluşturur. Tüm vücut işleyişinde önemli bir role sahip olan proteinlerin, günlük alınan toplam enerjinin en az %12’sinde yer alması gerekir.

Yağlar
İnsan vücudunun ortalama %18’ini yağlar oluşturur. Ayrıca vücudun başlıca enerji deposu yağlardır. Enerji harcamasının azalması durumunda, vücut enerji kaynağı olarak yağları kullanamaz ve yağlar vücutta depolanır. Yağları oluşturan yağ asitleri doymuş ve doymamış yağ asitleri olarak ikiye ayrılır. Doymuş yağ asitleri hayvansal kaynaklı, doymamış yağ asitleri ise bitkisel kaynaklıdır.

Diyet Yaparken Dikkat Etmeniz Gerekenler

Besin Gruplarını Dengeli Bir Şekilde Tüketmek:
Temel Besin Grubu:
• Süt ve süt ürünleri
• Et, yumurta, kurubaklagiller
• Ekmek ve tahıllar
• Sebze ve meyvelerdir.

Bu besin gruplarının ihtiyaç ve tüketim miktarı, kişisel olarak farklılıklar gösterir. Sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenme için tüketimin sağlanması ve öğünlerde besin çeşitlilik sağlanması gerekir.
Yapılacak diyetlerin ana ve ara öğünlerinde, tüm bu besin gruplarından dengeli ve düzenli şekilde tüketmek gerekir.

Düşük Kalorili ve Tek Besin Grubu İçeren Diyetlerden Uzak Durmak:
Düşük kalorili veya tek besin grubu içeren diyet programları, bir süre için hızlı kilo vermeyi sağlayabilir. Ancak sonrasında, metabolizmayı kıtlığa sokmaktan başka bir işe yaramaz. Çünkü gerçekçi olunduğunda, bu diyetlerin sürdürülebilir olmadığı anlaşılacaktır.
Ayrıca bu tür diyetlerde, yapılacak en ufak kaçamağın bedeli kilo almak olacaktır. Beraberinde ise, vücudunuzda besin öğeleri yetersizliği oluşmaya başlar. Bu sebeple diyetisyen kontrolünde gerçekleşmeyen düşük kalorili diyetlerden ve sürdürülebilirliği olmayan tek besin grubu tüketiminden uzak durmalısınız.

Su Tüketimini Artırmak:
Genel olarak su içme alışkanlığı bulunmayan insanlar, aç oldukları zamanlarda su tüketimini sınırlandırabilirler.
Ancak vücudun toksinleri atabilmesi ve sindirim enzimlerinin yeteri kadar çalışabilmesi için suya ihtiyacı vardır. Özellikle diyet dönemlerinde, vücutta daha çok toksin birikir. Bu sebeple yeteri kadar su tüketmek, diyetin işlevselliği açısından oldukça önemlidir. Günlük tüketilmesi gereken su miktarı kilo, cinsiyet, yaş ve fiziki aktiviteye göre değişebilir.

Diyet Ürünlerden Mümkün Olduğunca Kaçınmak:
Uygulanan diyetin günlük hayatla bütünleşmesi için, mümkün olduğunca ‘diyet’ adı altında satılan ürünlerden uzak durmak gerekir.
Örneğin yağsız süt, yoğurt, peynir gibi ürünler hayat boyu tüketilemez bu da uygulanan diyetin sürdürülebilirliğini azaltır. Bir süre sonra normal beslenmeye dönüldüğünde, aynı besinlerin tüketilmesine rağmen vücut yağ depolamaya başlar.

Hızlı Yemek Yememek:
Mide kapasitesinin dolmaya başladığı noktada, mideden sinir iletimi yoluyla beyne ‘tokluk’ sinyali gönderilir. Hızlı tüketilen yemeklerde, bu sinyalin iletilmesine kadar geçen sürede daha fazla kalori almak kaçınılmaz olacaktır.
Bu sebeple mümkün olduğu kadar yavaş yemek, tüketilen besinlerin hissettirdiği tokluk hissini daha erken hissetmenizi sağlayacaktır. Bu durum daha az kalori almanıza rağmen, kendinizi daha tok hissetmenizi sağlayacağından ideal kilonuza ulaşmanıza yardımcı olacaktır.

Zayıflatıcı Bitki Çayları Tüketmemek:
Bağırsakların peristaltik yani salınım hareketlerini hızlandıran zayıflama çayları; bağırsakları yumuşatıcı, ishal yapıcı ve bağırsağın atım işlemini hızlandırıcı etki gösterir.
Ancak bu çaylar, bağırsak florasının kısa sürede bozulmasına bir süre sonra bağırsak tembelliklerine neden olabilir. Bu durum, kısa vadede zayıflatmaya etki etse de uzun vadede tam aksi durumlara sebep olacaktır.

Stresten Uzak Durmak:
Stres seviyesi yüksek olduğu zaman, vücut bu stresi dengelemek amacıyla beyine, serotonin yani mutluluk hormonu salgılanmasını sağlayacak tatlı besinler tüketmesi gerektiğinin sinyallerini gönderir.
Kısacası stres, kalorisi oldukça yüksek olan tatlıları tüketmek için bir nedendir. Uygulanan diyetlerde tatlıların rolü elbette olmalıdır ancak tüketiminin sınırlandırılmaması, alınan kalori miktarının verilenden fazla olmasına ve dolayısıyla kilo almaya neden olacaktır.
Bu sebeple günlük hayatta mümkün olduğunca stresten uzak durmak gerekir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir