Kilo vermenin birçok farklı yolu bulunur. Aslında mantık anlaşıldığı takdirde, hemen her türlü beslenme programıyla zayıflamak ve fit kalmak mümkündür.

Tüm bunları uygularken en önemli şart ise kararlı olmaktır. Gün içerisinde ne az ne çok değil, yeterli oranda beslenmek ve mümkün olduğunca hareketli olmak, sağlıklı kilo vermek için fazlasıyla yeterlidir.

Çoğu diyet programları oldukça katıdır. Bu sebeple sürdürülebilirlikleri düşüktür ve kısa süre sonra bırakılan bu programlar, başlangıç kilosunun dahi üstünün çıkılmasına neden olabilir.

Kahvaltı, öğle ve akşam yemekleri dengeli tüketildiği; ara öğünlerin ise kalorisi düşük ve kan şekerini dengeleyici seçildiği bir beslenme programında ara ara kaçamaklar yapmanız kilo almanıza sebep olmayacaktır.

Yeter ki ölçüsü olsun ve ‘Ya hep ya hiç’ şeklinde gerçekleşmesin. Peki aç kalmadan nasıl zayıflanır?

Adım 1: Her Şey Kahvaltı ile Başlar!

Gün içerisindeki en önemli öğünlerin başında kahvaltı gelir. Sabah uyanıldığında ve mümkünse erken saatlerde yapılacak sağlıklı ve besleyici bir kahvaltı, gün içerisinde vücudun ihtiyacı olan kalori miktarını önemli oranda azaltacaktır.

Aynı zamanda düzenli kahvaltı yapma alışkanlığı edinmek, gün içerisinde çok daha fazla enerjik olunmasını sağlar ve bu sayede de daha fazla kalori yakma şansı elde edilebilir. Bu bağlamda kilo verme sürecinizde kendinize belli bir beslenme programı oluşturmak ve bu süreçte aç da kalmamak istiyorsanız, öncelikle kahvaltı öğününü atlamamaya özen gösterin.

Fakat kilo verme yolunda kahvaltıyı atlamamak tek çözüm değildir. Aynı zamanda kahvaltıda tüketilen yiyeceklerin türü de önem taşır. Kahvaltı öğününün protein yönünden zengin olması, metabolizmanıza sağlayacağınız yakıtı oluşturur.

Kahvaltıda alınan protein, sizi tok tutarken aynı zamanda bir süre sonra metabolizmanın hızlanmasını da sağlar. Bu sayede yağlar daha hızlı yakılabilir.

Adım 2: Yağ Düşman Değildir!

Çoğu diyet listelerinde katı bir şekilde yasaklanan yağ, sporcuların ve zayıflamak isteyenlerin uzun yıllardır en büyük kabusu haline gelmiş durumdadır.

Ancak yağlar, vücut için en önemli makro besinlerden bir tanesidir. Durum böyle olunca en iyi yağı seçmek oldukça önemlidir.

Yağ seçerken yapmanız gerekenler: yağı ne için kullanacağınızı belirlemek (pişirmek yada çiğ tüketmek), tüketeceğiniz yağın tipini seçmek ve hangi hammaddeden üretilen yağın tüketileceğini belirlemektir.

Ayrıca pişirmek için doymuş yağ oranı yüksek, çiğ tüketmek için ise doymamış yağ oranı yüksek olan yağları tercih etmeniz gerekir.

Özellikle çok fazla işlenmesi ve trans yağ içermesi sebebiyle tohum yağlarını, pişirme ve çiğ tüketme için sadece diyet döneminde değil hayatınızın hiçbir alanında kullanmamanız en sağlıklı tercih olacaktır.

Tüketilmemesi gereken tohum yağları: ayçiçek yağı, mısır yağı, pamuk yağı, kanola yağı ve soya yağıdır. Ayrıca bu yağlar kanser ile ilişkilendirmeye çalışılan linolenik asitleri yoğun miktarda içerir. Sonuç olarak en sağlıklı yağ tanımı amaç ve kullanım tarzına değişmek ile beraber her zaman doğal ve minimum düzeyde işlenmiş yağ tiplerini içerir.

Adım 3: Sağlıklı Karbonhidrat Tüket!

Karbonhidratı tam anlamıyla bir anda tüketmeyi kesmek, kan şekerinde dengesizliklere yol açabilir. Karbonhidratlar, beynin enerji için kullanmayı tercih ettiği ilk seçenektir. Ayrıca vücudun belirli bir oranda karbonhidrata da ihtiyacı vardır. Bu sebeple karbonhidratların sağlıklı olanları, öğünlerde az miktarda da olsa tüketilmesi gerekir.

Lifler, bir karbonhidrat çeşididir. Fakat karbonhidratlardan farklı olarak sindirilememesi, dolayısıyla enerji olarak kullanılamaması yönüyle ayrılır. Bu özellik liflerin bağırsakları doldurmasına ve bağırsak hareketlerini düzenlemesine yardım eder.

Bağırsak ve mide sağlığı için  kritik öneme sahip olan lif içeren yiyecekler, uzun süre tok tutma etkisi olduğundan aç kalmadan kilo vermenizi sağlayacak en önemli maddeler arasındadır.

Lifler, birçok toksin ve kolesterol gibi istenmeyen besin öğesini emerek sindirilmesini engeller ve daha sağlıklı bağırsaklara kavuşulmasına yardım eder. Tokluk hissi oluşturur, daha az acıkmayı sağlar ayrıca bağırsaklarınızdaki faydalı bakterileri besler.

Dolayısı ile lif tüketimi, aç kalmadan kilo vermek isteyenler için kesinlikle önem verilmesi gereken bir husustur. Günde 28 ile 35 gram arası lif tüketmek, ortalama vücut değerlerine sahip bir insan için yeterlidir. En çok lif ve kaliteli lif içeren besinleri; elma, taze fasülye, yulaf ve mısır kepeğidir.

Ayrıca uzun süreli açlıklar kan şekerini düşürür. Bu durum da uzun açlıkların ardından gelen yemeklerde gereğinden fazla porsiyon tüketilmesine sebep olur. Bu sebeple gün içerisinde uzun süre aç kalmaktan sakınmak ve ara öğünleri atlamamak hem aç kalmamanızı sağlar hem de gereğinden fazla kalori tüketmenizin önüne geçer.

 

.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir